top of page

Yargıtay kararları ışığında hakaret suçunun incelenmesi

  • ogunalkan71
  • 10 Kas 2021
  • 3 dakikada okunur

Hakaret suçu Türk Ceza Kanunu'n 125. maddesinde düzenlenmiştir;


(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...) (1) veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.

(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.

(3) Hakaret suçunun;

a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,

b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,

c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,

İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.

(4) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.

(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.


Peki Yüksek Mahkeme'nin bu suçun oluşması konusunda görüşü nedir?


Yüksek Mahkeme bir kararında '' Allah belanı versin.'' cümlesinin hakaret suçunu oluşturmadığını kabul etmiştir ;


“Sanığın, kızının yargılandığı ceza davasında mahkumiyetine karar verilmesi üzerine adliye koridorunda söylediği, "Allah belasını versin, nasıl böyle bir karar verir" şeklindeki ifadelerin, müştekinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, ağır eleştiri ve beddua niteliğinde olması nedeniyle, hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi bozmayı gerektirmiş... '' (Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2012/37501 E. 2014/18744 K. )


'' Biraz adamlık haysiyet öğrensin'' şeklindeki sözlerin hakaret suçunu oluşturmadığını kabul etmiştir ;


''Yargılamaya konu somut olayda; jandarma karakoluna ait santrali arayan sanığın, telefona bakan görevliyle yaptığı konuşmada, katılanın gıyabında söylediği “Ahmet'i şikâyet edeceğim, biraz adamlık haysiyet öğrensin” şeklindeki sözlerinin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığının gözetilmemesi '' (Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/10365 E. - 2016/1734 K. )


Bir kararında polis memurunun yüzüne karşı söylenen '' siz kimsiniz, lise mezunu, cahiller'' sözlerinin kaba ve nezaket dışı hitap tarzında olduğunu hakaret suçunun oluşmayacağını belirtmiştir;


''Yargılamaya konu somut olayda; sanığın bir yakınının başka bir olay nedeniyle adliyeye getirildiği, burada karşı tarafla çıkan tartışmaya müdahale eden polis memurları ile sanık arasında çıkan tartışmada, katılan polis memuruna hitaben söylediği “siz kimsiniz, lise mezunları, cahiller” şeklindeki sözlerinin katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu gözetilmeden hükümlülük kararı verilmesi,

Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.09.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. '' ( Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/5041 E. - 2015/6283 K. )


''Gerizakalı'' sözü hakaret kabul edilmiştir.


''Sanığın, katılana hitaben "...geri zekalı .." diyerek hakaret içeren cümleleri aleni ortamda sarfettiği ve servis telefonu kırarak zarar verdiği anlaşıldığından hakaret ve kamu malına zarar verme suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.'' (Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/15502 E. - 2015/7533 K. )


Yüksek Mahkeme bir kararında ise Facebook üzerinden edilen hakaretin aleni olduğunu söyleyerek cezanın artırılması gerektiğini belirtmiştir.


''Hakaret suçunu oluşturduğu kabul edilen eylemin, belirli olmayan ve birden fazla kişi tarafından algılanabilme imkanı bulunan facebook adlı sosyal paylaşım sitesinde işlendiğinin kabul edilmesi karşısında, sanığa tayin olunan temel cezada, TCK’ nın 125/4. maddesi gereğince artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurularak, sanık hakkında eksik cezaya hükmedilmesi,” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/2454 E. 2013/25865 K. )


Hangi sözlerin hakaret sayılıp hangi sözlerin sayılmayacağı teknik bilgiyi gerektiren bir husus olup bu konuda hukuki yardım almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.









 
 
 

Comments


bottom of page